Bu yazımızda ticari davalarda dava şartı olarak getirilen arabuluculuk hakkında genel bir bilgi vermeyi amaçlamaktayız.
19 Aralık 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan “155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılmasına İlişkin Kanunun 20. Maddesi uyarınca, arabuluculuk mekanizması zorunlu dava şartı olarak getirilmiştir.
Dava şartı olarak arabuluculuk nedir?
Mahkemelerin iş yoğunluğunu azaltmak ve etkin bir yargı ekonomisi için zorunlu koşulan arabuluculuk mekanizması kapsamında 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren açılacak tüm ticari uyuşmazlık davalarında taraflar mahkemeye başvurmadan önce Arabuluculuk Daire Başkanlığı’na başvuracak ve uyuşmazlığın arabulucu vasıtası ile çözümü yolunu denemek zorunda olacaktır.
Dava şartı yerine getirilmezse ne olur?
Bu bir dava şartı olarak öngörüldüğünden, uyuşmazlığın mahkemeden önce arabulucuya taşınmaması halinde açılan her dava “dava şartı yokluğu” nedeniyle usulden reddilecektir.
Arabulucu yoluna nasıl başvurulur?
Arabulucu yoluna başvuru ise uyuşmazlığın konusuna göre yetkili mahkemenin bulunduğu yerdeki arabuluculuk bürosuna ve arabuluculuk bürosunun olmadığı yerlerde ise bu iş için görevlendirilen yazı işleri müdürlüğüne yapılabilecektir. Arabulucu, tarafların başvurusu üzerine komisyon başkanlıklarındaki liste üzerinden ilgili büro tarafından atanacaktır. Ancak taraflar listede yer alan başka bir arabulucu üzerinde de anlaşıp uyuşmazlıkta o kişinin görevlendirilmesini de isteyebilirler.
Arabuluculuk süreci nasıl işler?
Arabulucu başvuru üzerine görevlendirilmesinden itibaren üç hafta içince uyuşmazlığı sonuçlandırmakla yükümlüdür. Bu süre zorunlu hallerde en fazla bir hafta daha uzatılabilecektir. Ticari uyuşmazlıklarda ise bu süre başvurudan itibaren altı hafta olup zorunlu hallerde iki hafta daha uzatılabilecektir. Arabulucunun taraflara ulaşamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması, tarafların anlaşması veya tarafların anlaşamaması hallerinde; arabuluculuk süreci sona erecek olup arabulucu son tutanağı da düzenleyerek durumu derhal ilgili arabuluculuk bürosuna bildirecektir. Belirtmek gerekir ki taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılamaması nedeniyle arabuluculuk sürecinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf son tutanakta belirtilecek olup bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacaktır. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması halinde ise, dava aşamasında yapılan yargılama giderlerinden iki taraf da mükellef olacaktır.
Arabuluculuk sürecinin dava zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere etkisi
Arabulucuya başvurulmasından itibaren son tutanağın düzenlenmesine kadar olan sürede dava zamanaşımı ve hak düşürücü süre işlemeyecektir.
Diğer alternatif çözüm yolları
Özel kanunlarda tahkim veya başka bir alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvurma zorunluluğunun olduğu veya tahkim sözleşmesinin bulunduğu hâllerde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanmayacaktır.
Yukarıda verilen bilgiler genel nitelikte bilgilendirici amaçlı olup, daha detaylı bilgi için lütfen: hande.aksu@ege-law.com veya info@ege-law.com