Çatı GES Yatırımları Türkiye’nin Enerji Bağımsızlığı için Milli Bir Görevdir
Antalya – Solarbaba organizasyonuyla Cleantech Kongresi kapsamında düzenlenen MeskenGES oturumunda, bireysel çatı güneş enerji sistemlerinin (MeskenGES) Türkiye’nin enerji arz güvenliği açısından kritik önemine dikkat çekildi.
“Elektrikli Gelecek” platformu kurucusu Işık Tunçel’in moderatörlüğünü yaptığı oturumda, doğadaki kaynakların azalması nedeniyle mevcut kaynakların daha verimli ve optimize bir şekilde kullanılması gerektiği vurgulandı. Oturumda, bireysel kullanımlarda yenilenebilir enerji kaynağı olan güneşten nasıl daha verimli faydalanılabileceği konuşuldu.
MeskenGES Stratejik Bir Güvenlik Unsuru
Taliasun Enerji – Arçelik Kurumsal Çözümler Kurucusu Süleyman Bedeloğlu, enerjinin tüketildiği yerde üretilmesi anlamına gelen dağıtık sistemlerin kullanılmasının önemini vurguladı. Bu yaklaşımın, iletim ve dağıtım kayıplarını, ciddi güç kaybını ve işletme maliyetlerini azaltarak kaynakların doğru kullanımını sağladığını belirtti.
Türkiye’nin elektrik üretiminin büyük bir kısmının ithal doğalgaz ve kömürden elde edildiğini hatırlatan Bedeloğlu, meskenGES’i stratejik bir güvenlik unsuru olarak değerlendirdi. Bedeloğlu, yurt dışındaki örneklerde (Belçika’da %60, Hollanda’da %30-40) olduğu gibi, Türkiye’de de vatandaşların bunu milli bir mesele olarak görüp, ülkenin enerji politikasına olan yükü azaltma bilinciyle hareket etmesi gerektiğini savundu. On-grid (şebekeye bağlı) bir GES yatırımının geri ödeme süresinin şu anki fiyatlarla 5 ila 7 yıl arasında düşünülebileceğini ekledi.
Resmi İşlemlerin Uzunluğu Yatırımcıyı İzinsiz Kurulumlara İtiyor
MESCOEN Enerji Kurucusu Mesut Aksoy, güneş enerjisi sektörünü uzun yıllar ayakta tutacak alanın MeskenGES ve depolama projeleri olacağını öngördü. Aksoy, büyük ölçekli GES yatırımları ile 5 kW’lık MeskenGES’in bütün yasal süreçlerinin aynı olmasının mesken tarafını tıkadığını ve bürokrasinin yatırımcıyı yasal olmayan hibrit sistemlere yönelttiğini ifade etti.
Aksoy, yüksek elektrik tüketimi olan meskenlerde (aylık 50-55.000 TL fatura ödeyenler gibi) yatırım geri dönüş süresinin kısaldığını ve MeskenGES yatırımının, ısı pompası ve elektrikli araba alımı gibi çözümleri tetikleyerek “mesken enerjisi” ekosistemine doğru evrildiğini gözlemlediklerini aktardı. Aksoy, sektörde yetkinliğin aranmaması nedeniyle herkesin rastgele kurulumlar yapmasına sebebiyet verildiğini, bunun önüne geçilmesi gerektiğini savundu.
Yangın risklerine de değinen Aksoy, çatılarda inverterden veya kalitesiz kurulumdan kaynaklı ciddi risklerin bulunduğunu ve bu yangınların marka zararından dolayı açıklanmadığını belirtti. Yangınları önlemek için doğru mühendislik, manuel kılavuzlara uyma ve uygun montaj tiplerinin kullanılması gerektiğini ekledi.
Projelendirme Süreçlerini Sadeleştirme Çağrısı
Yaklaşık 16 yıldır güneş enerjisi sektöründe yer alan ve Renama Enerji Kurucu Ortağı olan Metin Bağlan, projelendirme ve uygulama aşamalarındaki zorlukları paylaştı. Bağlan, meskenGES kabul işlemlerinin (25 kW altı) 5 MW’lık standartlarla aynı formatta olmaması gerektiğini savunarak, limitlerin 25 kW’tan 50 kW’a çıkarılmasını ve enerji müsaadesinin komisyon sürecine girmeden hızlıca verilmesini talep ettiklerini belirtti.
Bağlan, panel ebatlarının (600-620 W) sürekli büyümesinin mesken çatılarındaki kurulu pik gücü düşürdüğünü, bunun da yatırımcının daha az enerji üretmesine neden olduğunu söyledi. Montaj aşamasında ufak bir çatının bazen büyük bir fabrika çatısından daha fazla zaman alabildiğini de ekledi.
Elektrik kesintilerinin artması nedeniyle bataryalı sistemlerin (hibrit) mevcut mevzuata hızlıca entegre edilmesi gerektiğini vurgulayan Bağlan, yatırımcıların resmiyette karşılığı olmayan hibrit sistemlere yöneldiğini, ancak EPDK’nın kabul yapılmayan bu sistemlerin dağıtım şirketlerince söktürülmesi yetkisi verdiğini ve bu durumun mağduriyet yaratabileceğini dile getirdi. Bağlan, yetkin olmayan firmaların kurulum yapması durumunda, sistem arızalandığında kurulumcu firmanın ortada bulunmaması halinde yapılan yatırımın atıl kalma riski olduğunu belirterek, yetkin kurulum ve daha sade faturalandırma süreçleri çağrısında bulundu. Bağlan, sektörün, tüm zorluklara rağmen ilerlemeye devam edeceğini, adeta radyasyondan etkilenmeyen böcekler gibi mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini vurguladı.