Türkiye’de Güneş Enerjisinin Önündeki En Büyük Engel: Bürokrasi

Türkiye’de mesken tipi güneş enerjisi kurulumlarında yaşanan bürokratik tıkanıklık artık sektörün en temel sorunlarından biri haline geldi.
Sowi Enerji Kurucusu Özgün Calayoğlu’nun kaleme aldığı bu değerli değerlendirme; sahada yaşanan gerçekleri, firmaların ve vatandaşların ortak sıkıntılarını ve sürecin neden sürdürülemez hale geldiğini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.
Solarbaba olarak, enerji dönüşümünün hızlanması gerektiği bir dönemde sektörün sesinin duyulmasının kritik olduğuna inanıyoruz.
Bu nedenle bu önemli yazıyı sizlerle paylaşıyoruz.
“Bir mesken çatısına güneş enerjisi kurmak teknik olarak 1 gün…
Ama bu sistemin devreye alınması Türkiye’de 8-10 ay.
Ve artık sektör olarak buna gerçekten anlam veremiyoruz.
Güneş enerjisinin yaygınlaşması gereken bir dönemde, süreçte karşılaştığımız bürokrasi vatandaşın da firmaların da önünü kesiyor.
Aşağıdaki maddeler birer istisna değil, Türkiye’nin birçok bölgesinde artık “standart süreç”:
📌 1. Evrak Süreçleri Gerekenden Gereksiz Uzun
Çağrı mektubu yalnızca takip eden ayın son haftasında veriliyor.
Statik rapor için üniversitelere yönlendirme yapılıyor; yoğunluk nedeniyle 1-2 ay beklemek çok normal hale geldi.
Belediyeler bazen projeyi onaylamıyor, bazen ek belge istiyor, bazen “biz bu uygulamayı almıyoruz” diyor.
Proje onay sürecinde evraklar uzun süre bekletiliyor ve aynı tip projede bile farklı yorumlarla süreç uzuyor.
İtfaiye denetimi için evrakların incelenmesi, onaylanması, denetim randevusunun verilmesi, denetimin yapılması ve raporun imzalanması gibi çok aşamalı bir zincir oluşmuş durumda.
İtfaiyeden sonra kabul ataması bekleniyor; kabul onaylandıktan sonra ayrıca Sistem Kullanım Anlaşması için tekrar başvuru yapılıyor ve süreç devam ediyor.
Son aşamada çift yönlü sayaç ve modem takılması gerekiyor; ancak sayaç/modem terminleri ve stok gecikmeleri bu adımı bile uzatıyor.
Kısacası 1 gün içerisinde kurulumu tamamlanan iş resmen aylarca evrak beklemeye dönüşüyor.
📌 2. Kurumlar Arası Koordinasyon Yok
Bu sürece dahil olan kurumlar:
Belediye
İtfaiye
Elektrik dağıtım şirketi (TEDAŞ/GDZ/ADM vb.)
Proje firması
Uygulama firması
Her biri kendi içinde farklı prosedür uyguluyor. Birinin istediği belgeyi diğeri kabul etmiyor. Birinin verdiği onayı diğerine tekrar ispatlamak zorundasın.
Vatandaş da sektör de kurum kurum dolaşırken süreç “kendiliğinden uzuyor”.
📌 3. İtfaiye Süreçleri Konuyla Alakasız Şartlara Bağlanmış
İtfaiyenin yangın güvenliği için kontrol yapmasını elbette herkes ister.
Ama son dönemde şu şartlarla karşılaşılıyor:
Bölgedeki su firmasına borcun olmayacak,
Evin herhangi bir vergi borcu olmayacak,
Yapı kayıt veya iskanla ilgili tüm süreçler “sıfır sorun” olacak,
Ve tüm bunlar onaylanana kadar dosya beklemede.
Peki soruyorum:
Güneş enerjisi sisteminin yangın güvenliği, su borcuyla veya emlak vergisiyle nasıl bağlantılı olabilir?
Bu şartlar, teknik güvenlikten çok vatandaşı zorlayan engeller haline gelmiş durumda.
📌 4. Harçlar, Onay Ücretleri ve Süreç Masrafları
Her aşamada ayrı ödeme:
Proje onay bedeli
Belediye harçları (en düşük belediye harcı 10,000₺ oldu)
Statik rapor ücretleri
İtfaiye kontrol ücreti
Kabul harçları
Vatandaş hem aylarca bekliyor hem de her kurumda yeni bir masraf çıkıyor.
📌 5. Sonuç: Yenilenebilir Enerjiye Engel Oluşturuluyor
Dünya yenilenebilir enerjiye destek verirken, bizde uygulanan bu ağır bürokrasi:
Kurulum sürelerini ciddi şekilde uzatıyor,
Vatandaşın güneş enerjisine yönelmesini zayıflatıyor,
Enerji maliyetlerini düşürme hedefini geciktiriyor,
Sektör firmalarını iş yapamaz hale getiriyor.
EPC Firmaları bu sebeplerden dolayı yatırımcılar ile problemler yaşıyor.
Ve biz gerçekten soruyoruz:
Güneş doğuyor, teknoloji hazır, vatandaş hazır…
Peki neden süreçler hâlâ karanlıkta?
1 günlük iş neden 8-10 aya yayılıyor?
Bu engeller kime ne kazandırıyor?
Enerji dönüşümü hızla gerçekleşmesi gerekirken, sahadaki uygulamalar tam tersi yönde ilerliyor.
Bu konunun artık görünür olması, sektörün sesinin duyulması ve ilgili kurumların bu süreci sadeleştirmesi gerekiyor.
Çünkü bürokrasi enerji üretmez.
Ama engeller çok şey kaybettirir.
